1
STANBUL ÜN VERS TES SOSYAL B L MLER ENST TÜSÜ
SOSYAL B L MLER DERG S 2004, SAYI 1, S. 13-43
KOÇKOR’DAK TÜRGE YAZITLARI
Rysbek AL MOV*
TURGESH INSCRIPTIONS FROM KOCHKOR
ABSTRACT
In Turkic Studies literature it is believed so far that the runic inscriptions of early
Turks found within the borders of today’s Kyrgyzstan are concentrated only in Talas
valley. However, the archaeological observations in the Kochkor region (1998-2002)
show that the Turkic runic writing system spread over Inner Tien Shan as well.
Eighteen new incriptions engraved on rocks were discovered during the investigations.
The author gives his own interpretation to these newly found inscriptions and supplies
each of them with transliteration, transcription and translation. Comparison of lyre-like
heraldic symbols (tamgha) accompany most of the monuments with analogues from
Turgesh coins and petroglyphs located in nearby areas gives a clue about the date and
ethnic possession of the inscriptions. The author suggests that these monuments
belong to Turgesh dynasty and were written at first half of the 8th century.
KEY WORDS
Kochkor, Turgesh, On Ok, tribe, runic inscription, tamgha, coin, symbol.
ÖZET
Türkoloji literatüründe eski Türklerin runik harfli yazıtlarının günümüz Kırgızistan
topraklarında sadece Talas vadisinde yo unla tı ı dü ünülürdü, oysa 1998-2002
tarihleri arasında Koçkor bölgesinde gerçekle tirilen arkeolojik çalı malar sonucu
bulunan yeni yazıtlar, ç T‘ien- an‘ın da eski Türk runik yazısının kapsama alanına
girdi ini gösterdi. Makalede, bahsi geçen tarihlerde ortaya çıkarılan toplam 18 yazıtın
okuma denemesi yapılmaktadır, ayrıca, yazıtların birkaçına e lik eden Grek müzik aleti
liri anımsatan bir kabile damgasının Türge dönemine ait bazı sikkeler ile Kırgızistan’ın
de i ik bölgelerindeki kayalar üzerinde bulunan damgalarla benzerli i ortaya
konularak, yazıtların tarihi ve
*
etnik aidiyeti hakkında görü ler ileri sürülmektedir.
stanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı Doktora ö rencisi.
2
Yazıtların VIII. yüzyılın ilk yarısında Türge ka an ailesi üyeleri tarafından hakkedildi i
dü ünülmektedir.
ANAHTAR SÖZCÜKLER
Koçkor, Türge , On Ok, kabile, runik yazıt, damga, sikke, i aret.
GR
Tanrı Da ları ile Yedisu, Fergana ve Do u Türkistan gibi kom u bölgeler,
eskiden beri çe itli ırk ve dine mensup pek çok kavmin yo un olarak ya adı ı
co rafyadır. Bunun en sa lam kanıtı bu topraklarda ya ayan halkların çe itli
malzemeler üzerinde bıraktıkları yazılı anıtlardır. Günümüz Kırgızistan topraklarında
So d, Süryani, Arap, Tibet, Sanskrit, runik ve Uygur harfli çok sayıda yazıt
bulunmaktadır.1 Bu yazıtların ço unlu unu ise eski Türklere ait runik harfli yazıtlar
olu turmaktadırlar.
imdiye dek türkoloji literatüründe Kırgızistan, Türk runik yazısının
kullanıldı ı kenar bölgelerden biri olarak kabul edilirdi.2 Ancak bilim dünyasına
kazandırılan runik yazılı anıtların sayısının halihazırda elliyi geçmi olması, Mo olistan
ve Güney Sibirya gibi, Tanrı Da ları ve civarının da, artık, erken Ortaça da runik
yazının geni çe bilindi i ve uygulandı ı ana merkezlerden biri olarak kabul edilmesine
imkan vermektedir. Runik yazının tatbik edildi i yerel malzemenin çe itli olu u ise bu
görü ümüzü destekleyen önemli bir unsurdur.3 A. M. von Gabain’in de dedi i gibi
“yazılırken her ne kadar böyle bir amaç güdülmediyse de, bu yazıtlar bizim için zengin
ve kıymetli birer tarihi belge niteli indedir”.4
Yeni buluntular ile erken Ortaça
Türk toplulukları tarihindeki karanlık sayfalar
birer birer aydınlanmaktadır. Son olarak tarihi yazıtlar Fergana vadisi ile Koçkor
1
Ç. Cumagulov, Epigrafika Kirgizii, I, Frunze, 1963; II, Frunze, 1982; III, Frunze, 1987; Ç. Cumagulov,
Yazık Siro-Tyurkskih (Nestorianskih) Pamyatnikov Kirgizii, Frunze, 1971.
2
A. N. Kononov, Grammatika Yazıka Tyurkskih Runiçeskih Pamyatnikov VII-IX vv., Leningrad, 1980, s.
20.
3
Bk. A. N. Bern tam, “Novıye epigrafiçeskiye nahodki iz Semireçya”, Epigrafika Vostoka, 1948/II, s. 107-
113; Ç. Cumagulov, Epigrafiçeskiye pamyatniki Kirgizii, Pamyatniki Kirgizstana, I, 1970; Ç. Cumagulov-S.
G. Klya tornıy, “Naskalnaya drevnetyurskaya epigrafika v Talasskom Ala-Too”, Sovyetskaya
Tyurkologiya,1983/3, s. 78-82; D. D. Vasilyev, Grafiçeskiy fond pamyatnikov tyurskoy runiçeskoy
pismennosti aziatskogo areala, M. 1983, s. 38-43; Y. A. Zadneprovskiy, “Tyurskiye pamyatniki v Fergane”,
Sovyetskaya Arheologiya, 1967/1, s. 270-274.
4
A. M. von Gabain, “Vorislamische alttürkische Literatur”, Handbuch der Orientalistik, Abt. 1, Bd.5,
Leiden, 1963, s. 219.
3
ovasında bulunmu tur5. Özellikle Koçkor’da tespit edilen runik yazılı yeni anıtlar
göçebe ve yerle ik Türk kabilelerine dair yeni bilgilerin elde edilmesine kaynaklık
etmi tir.
Makalede 1998, 2000 ve 2002 tarihlerinde arkeolog K.
. Tabaldiyev ve ekibi
tarafından Koçkor vadisinin çe itli bölgelerinde yapılan ke if çalı maları sonucu
bulunan yeni runik yazıtlar hakkında bilgi verilecektir.∗
YAZITLARIN NCELENME TAR HÇES
Koçkor yazıtları bilim dünyasına ilk kez K. Tabaldiyev ve O. Soltobayev
tarafından
çe itli peryodik yayınlarda makale ve yazılar
Nisan 2000’de
eklinde duyurulmu tur.6
stanbul’da yapılan Uluslararası II. Göktürk Yazıt ve Anıtları
Kollokyumunda R. Alimov tarafından yazıtların 1998’de bulunan grubu hakkında ön
bilgileri içeren bir bildiri sunulmu tu7. 24-29 Eylul 2000’de ise zmir’de gerçekle tirilen
IV. Türk Dili Kurultayı’nda S. G. Klya tornıy söz konusu yazıtlardan ilk dokuzuna ili kin
kendi okuyu unu teklif etti.8 27-29 A ustos 2001 tarihlerinde Bi kek
ehrinde
düzenlenen “Kırgız Tarihinin Aktüel Meseleleri” konulu bilimsel kongrede Koçkor
yazıtlarının ilk grubuna de inen Kazakistanlı bilim adamı A. S. Amanjolov yazıtların
içeri i hakkında farklı bir görü
ortaya koydu.9 2002’de, ba ında bulundu u yerel
arkeolojik ke if grubu tarafından yeni yazılı anıtların ortaya çıkarılmasıyla birlikte K.
Tabaldiyev onları bilim dünyasına tanıtan yeni bir makale yayınladı. Yazıtlar hakkında
5
N. Rahmonov, “Novıye nahodki drevnetyurkskih nadpisey v Fergane”, O i Fergana v storiçeskoy
Perspektive, Bi kek, 2000, s. 101-102; K. Tabaldiyev- O. Soltobayev, Runiçeskiye nadpisi v Koçkorskoy
doline”, Meerim, Bi kek, 1999/2, s. 32-34
∗
Vermi oldu u bilgi ve yazıt kopyalarından dolayı de erli akademisyen K. . Tabaldiyev’e te ekkür
ederim. Yazıtların sıralanı ında kâ ifinin vermi oldu u sıra numaraları esas alınmı tır.
6
K. Tabaldiyev - O. Soltobayev, “Koçkordun Kök-Sayındagı “ta kitepter”, Emgek Tuusu, 1998, 10 Ekim
sayısı; K. Tabaldiyev - O. Soltobayev, “Canı Tabılga”, Zaman-Kırgızstan, 1998, 25 Aralık sayısı; K.
Tabaldiyev - O. Soltobayev, Runiçeskiye nadpisi v Koçkorskoy doline”, Meerim, Bi kek, 1999/2, s. 32-34;
K. Tabaldiyev - O. Soltobayev,” Koçkor öröönündögü cazuular”, Zaman-Kırgızstan, Bi kek, 2001, 12, 19,
26 Ocak sayıları; K. Tabaldiyev, “Koçkor öröönündögü bayırkı türk runikalık cazuuları”, Manas Universiteti
Koomduk limder Jurnalı= Manas Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, Bi kek, 2001/2, s. 279-287.
7
R. Alimov, “Kırgızistan’da yeni bulunan tunik harfli eski Türk yazıtları hakkında ön bilgiler”, Türk Dili
Ara tırmaları Yıllı ı-Belleten 2000, Ankara, 2001, s. 5-10.
8
S. G. Klya tornıy, “Novıye otkrıtiya drevnetyurkskih runiçeskih nadpisey na Tsentralnom Tyan- ane”,
zvestiya Akademii Nauk Kırgızskoy Respubliki, Bi kek, 2001/1-2, s. 73-75.
9
A. S. Amanjolov, “K interpretatsii Çuyskih runiçeskih nadpisey”, Bayırkı Kırgız Tarıhının Aktualduu
Problemaları. El Aralık limiy Kongresstin Bildirüülörünün Tezisteri, 27-29 Avgust 2001, Bi kek, 2001, s.
97-100.
4
ayrıntılı bilgiler içeren bu son yayınında bilim adamı yazıtlara ili kin kendi okuyu unu
da ilave etti.10
YAZITLAR VE ÇER
Koçkor vadisi, Kırgızistan’ın Narın vilayetine ba lı, Issık-Köl’e yakın, kendisi ile
aynı adı ta ıyan ilçe sınırları dahilinde bulunmaktadır. Burası deniz seviyesinden 19002200 metre yükseklikte ve uzunlu u yakla ık 80 km, geni li i ise 20 km civarında olan,
kuzey ve kuzey-batıdan Kırgız Ala-Too [Alada ], güneyden Cumgal ve do udan
Terskey Ala-Too sırada ları ile çevrelenmi bir ovadır. Bu yöre, ba ta Çüy nehri olmak
üzere, irili ufaklı çok sayıda akarsuyun olu tu u ve geçti i yerdir. Co rafî konumu
itibariyle bölge, eski zamanlardan beri yerle ime müsaitti. VI.-X. yüzyıllar arasındaki
öneme ait eski Türk kurganları, ta heykeller ile çe itli di er anıtların çoklu u bunu
ayrıca kanıtlamaktadır11.
I. Yazıt
Yazıt, 1998’de K.
. Tabaldiyev ve ekibi tarafından Koçkor ovasındaki Kök-Say
mıntıkasında bulunmu tur. Yazıt, büyük bir kayanın kuzey yüzündeki meyilli ve
nispeten düz olan kısmına hakkedilmi tir. Yazıtın uzunlu u yakla ık 1 metredir,
i aretlerin boyu 15 cm.ye kadar olup, biri yarı silik toplam 9 i aret hakkedilmi tir.
Yazıtın alt kısmında koç boynuzu ve temeline paralel yapılan kısa ve düz çizgiden
olu an bir
kabile damgası (Rusça kaynaklarda:
-
)
resmedilmi tir ( ekil 1/1).
Metin
Transliterasyon
R1T1M D1G1WN1K1 (`?)
Transkripsiyon
(e)r (a)t(ı)m (a)d(ı)g on (o)k :
Çeviri
Er adım Adıg. On Ok. [Er (kahramanlık) adım On Ok kabilesine mensup olan Adıg’dır.]
Açıklama:
10
K. Tabaldiyev, “Novıye drevnetyurkskiye runiçeskiye nadpisi Koçkorskoy i Talasskoy dolin”, Trudı
Fakulteta storii i Regionovedeniya Kırgızskogo Natsionalnogo Universiteta, X, Bi kek, 2002, s. 131-142.
11
K. Tabaldiyev, Kurganı Srednevekovıh Koçevıh Plemen Tyan- anya, Bi kek, 1996.
5
(e)r (a)t(ı)m: Eski Türklerin runik harfli mezar ta ı yazıtlarında sık rastlanan bir
tabirdir. Yenisey yazıtlarından E-2/5; E-40; E-42/2; E-49/2; E-50/4; E-51/1; E-59/1; E65/1;
E-66/3;
E-92/1;
E-109/2,
Talas
yazıtlarından
T-1/1;
T-2/2;
T-13/1’de
rastlanmaktadır. Eski Türk toplumunda birlik ve beraberli in sa lanması için toplumun
erkek cemaatinin her bir üyesine er (Rusçası-
-
) namı verilirdi.12 ster sıradan
bir asker olsun, ister ehzade, belirli bir ya a gelen her genç erkek er atı (erkeklik
(kahramanlık, askerî, olgunluk) ad) aldıktan sonra er olabiliyordu. Er atı alabilmek için
ise aday gençlerin muharebe, av veya yi itli ini ve ecaatini gösterebilece i ba ka bir
faaliyete katılması ve ba arılı olması gerekirdi. Ergenli e ula manın, di er bir deyi le
er olabilmenin ve er atı alabilmenin yolu, erken Ortaça Türk toplumunda böyleydi.
Bunun en güzel örne i Irk Bitig’de verilmektedir.13 Runik metinlerin pek ço unda er
atı(m) eklindeki ifadenin geçmesi de söylenenleri ayrıca desteklemektedir.
(a)d(ı)g: Kelimedeki D1, esasında S1 i aretine daha çok benzemektedir. D1 için
kullanılan zikzaklı iki paralel çizgi
eklindeki i aret yerine burada, zikzaklı paralel
çizgiler altta birle mektedirler ve tek çizgi halinde kısa bir aralık devam etmektedir.
Kelimeyi buna göre (a)s(ı)g eklinde de okuyabiliriz14. Ki i adı olması sebebiyle bu
okunu da do ru kabul edilebilir, fakat XI. Koçkor yazıtında da geçen benzer i areti,
kelimenin ba lamından yola çıkarak, D1 eklinde okumaktayız. Bu sebeple, buradaki
i areti de D1 eklinde okumanın daha do ru olaca ı kanaatindeyiz. Söz konusu i areti
D1’in yerel varyantı olarak de erlendirebiliriz. Burada daha fazla karı ıklı a sebep
i aretidir. Açıkta veya Talas çubu u denilen yazıtta görülen bu
olabilecek i aret
15
i aret S. E. Malov , J. Németh16, S. G. Klya tornıj17, A. M.
çerbak18 gibi türkologlar
tarafından G1(Q) eklinde okunmu tur.
12
S. G. Klya tornıy - T. Sultanov, Kazahstan. Letopis Treh Tısyaçeletiy, Alma-Ata, 1992, s. 143; S. G.
Klya tornıy-D. G. Savinov, Stepnıye mperii Yevrazii, Sankt-Peterburg, 1994, s. 70-71.
13
S. G. Klya tornıy, “Epiçeskiye syujetı v drevnetyurkskih runiçeskih pamyatnikah”, Vostok. Afro-
Aziatskiye Ob çestva: storiya i Sovremennost, Moskova, 1992/5, s. 13; H. N. Orkun, Eski Türk Yazıtları,
II, stanbul, 1939, s. 69-93.
14
bk. R. Alimov, a.g.m.
15
S. E. Malov, Pamyatniki Drevnetyurkskoy Pismennosti Mongolii i Kirgizii, Moskova-Leningrad, 1959, s.
64.
16
J. Németh, “Die köktürkischen Grabinschriften aus dem tale des Talas in Turkestan”, Körosi Csoma-
Archiv. Zeitsehrift für türkische philogie und werwandte. Werbiete, Bd. II/1-2, Budapeste, 1926, s. 134143.
17
Klya tornıy, “Novıye otkrıtiya ...” s. 74
18
A. M. çerbak, Tyurkskaya Runika. Proishojdeniye Drevney ey Pismennosti Tyrukov, Sankt-Peterburg,
2001, s. 131.
6
. L. Kızlasov i areti G1 i aretinin geli erek,
ekil de i tirmi
hali olarak
de erlendirmektedir.19 . V. Kormu in ise i areti B2nin lokal varyantı kabul etmektedir20.
Fakat Talas’ta bulunan yeni yazıtta21 her iki i aretin de aynı satırda geçmesi, ikisinin
farklı, en azından birbirine yakın, ama yine de farklı seslerin kar ılı ı oldu unu
dü ündürmektedir. Bu i areti imdilik di erleri gibi G1 olarak okumaktayız.
on (o)k: Tonyukuk anıtındaki I. ta ın do u cephesindeki 2. satır ile (On Ok
kaganı yagımız erti) ve kuzey cephesindeki 9. satırda (On Ok süsi kalısız ta ıkdı tir), II.
ta ın batı cephesi 7. ve 8. satırlarda On Ok kabile adı WN1 wK eklinde geçmektedir.22
Ok kelimesinin farklı imlâları da vardır. E-43 (Kızıl-Çiraa)te WK1 eklinde geçer.23 Aynı
kelime Tonyukuk anıtının do u cephesindeki 3. satırda da yine WK1 eklinde geçer.24
Aynı satırda Yarı ovası Y1R1S/ Y1ZYD1` eklinde geçmektedir.
Di er yazıtlarda On Ok ve Yarı kelimelerinin bir arada kullanıldı ı gerçe inden
yola çıkarak, bu ikilinin V. ve VII. yazıtlarda da geçme ihtimalinin yüksek oldu unu
dü ünmekteyiz. Dolayısıyla, üzerinde durdu umuz yazıt, adı geçen iki yazıtın
kısaltılmı
varyantı oldu undan, WN1K1 i aret grubu için on (o)k
transkripsiyonu A.Amanjolov’un Sagunak
25
eklindeki okunu una
eklindeki
tercih etmekteyiz.
Fakat, yazıttaki D1G1WN1K1 i aret kümesinin Adıg On Ok eklinde, yapısında hem ki i,
hem de ülke (devlet?) adını bulunduran özel bir ad olabilece inden de ku ku
duymaktayız, zira di er runik harfli yazıtlarda buna benzer bir örne e hiç
rastlanmamı tır. Ancak içeri inde benzer i aret grubu bulunan yedi yazıttan be inde,
aynı i aretlerin yazıtların sonuna ve haliyle ta yüzeyinin bitimine denk gelmesi, ister
istemez, D1G1WN1K1 harflerinin birbiriyle ba lantılı oldu unu dü ündürmektedir. Bize
göre, burada yazıt sahibi isminden sonra, açıklayıcı bir unsur olarak kabile (ülke,
devlet) ismini de eklemi tir. Bu durumda yazıt “Er (kahramanlık) adım Adıg. On ok
boyundanım” anlamı kazanır.
19
. L. Kızlasov, “Runiçeskiye alfavitı Sredney Azii”, z storii i Arheologii Drevnego Tyan- anya, Bi kek,
1995, s. 144.
20
. V. Kormu in, “K osnovnım ponyatiyam tyurkskoy runiçeskoy paleografii”, Sovyetskaya Tyurkologiya,
1975/2, s. 38-47.
21
K. Tabaldiyev, “Novıye drevnetyurkskiye ...”, s. 137.
22
M. Ergin, Orhun Abideleri, stanbul, 1970, s. 152-157.
23
24
. V. Kormu in, Tyurksiye Yeniseyskiye Epitafii. Tekstı i ssledovaniya, Moskova, 1997, s. 199.
G. Aydarov, Yazık Pamyatnika Kyul-Teginu, Almatı, 1993, s. 12; M. Ergin, Orhun Abideleri, stanbul,
1970, s. 138
25
A. S. Amanjolov, “K interpretatsii Çuyskih runiçeskih nadpisey”, Bayırkı Kırgız Tarıhının Aktualduu
Problemaları. El Aralık limiy Kongresstin Bildirüülörünün Tezisteri, 27-29 Avgust 2001, Bi kek, 2001, s.
97-100.
7
II. Yazıt
Birinci yazıtla birlikte bulunmu tur. Yazıt, bir kısmı toprak altında kalmı büyük bir
kayanın kuzey tarafa bakan yüzünün nispeten düz olan kısmına hakkedilmi tir.
Uzunlu u yakla ık 3 metre, i aretlerinin boyu 25 cm.ye kadar olan yazıt yıpranmı tır
ve i aretlerin ço u ayırt edilememektedir ( ekil 1/2). Ta ın üzeri mineral katman ve
likenlerle kaplıdır. Yazıtın son kısmının hemen üstünde yay çeken, uzun kaftanlı insan
figürü çizilmi tir. Solunda birinci yazıtta görülene benzer bir kabile damgası mevcuttur.
Ondan sonra dizginli, fakat eyersiz bir at ile ku tasviri yer almaktadır. Ta ın erozyona
maruz kalması neticesinde olu an ve özellikle orta kısmında açıkça görülen büyük
bo luklar yazıtın güvenilir bir okunu unu yapmamıza imkan vermemektedir. Bu
sebeple de ilk yayınlarda okuma denemesi yapılmamı tır.26 Ka ifinin son yayınında ise
yazıtın okumaya elveri li gözden geçirilmi rekonstrüksiyonu verilmektedir.27
Metin
Transliterasyon
R1T1 (Y?)M WN1K1(`?) K1T1L2G1
Transkripsiyon
(e)r (a)tım on (o)k : k(u)tl2(u)g
Çeviri
Er adım On Ok Kutlug. [Er (kahramanlık) adım On Ok boyundan Kutlug’dur.]
Açıklama:
k(u)tl2(u)g:. Bu yazıtın ilginç tarafı kalın sıralı i aretlerin arasında ince L2
i aretinin geçmesidir. L2 i aretinin Mo olistan ve Yenisey havzasındaki bazı yazıtlarda
L1, yani kalın L yerine geçti i görülür28. Örne in, E 41 yazıtının 7. satırında yılkı “yılkı,
atlar” kelimesi Y2L2K1Y eklinde29, E 69 yazıtının 2 satırında adırıltım “ayrıldım, öldüm”
kelimesi de D1R1L2T2M
eklindeki
i aret
eklinde30 geçer. Bu sebeple yazıtın sonundaki K1T1L2G1
kümesinin
k(u)tl(u)g
eklinde
okunmasının
do ru
olaca ı
kanaatindeyiz. Kutlug, eski Türk yazılı kaynaklarında en sık rastlanan ki i adlarından
26
Alimov, a.g.m.; S. G. Klya tornıy, “Tanrı Da ları’nda yeni bulunan eski runik Türk yazıları”, (Türkiye
Türkçesi’ne aktaran M. Kalkan), Manas Universiteti Koomduk limder Jurnalı= Manas Üniversitesi Sosyal
Bilimler Dergisi, Bi kek, 2001/2, s. 193-194.
27
Tabaldiyev, “Novıye drevnetyurkskiye ...”, s. 140.
28
A. S. Amanjolov, Tyurkskaya Runiçeskaya Grafika (Metodiçeskaya Razrabotka), Alma-Ata, 1980, s. 23,
s. 31.
29
30
Amanjolov, a.g.e., s. 31.
Amanjolov, a.g.e., s. 31.
8
biridir.31 I. yazıttakinden farklı olarak, burada yazıt sahibinin adı ile mensup oldu u
kabile (ülke, devlet) adı yer de i tirmi tir.
III. Yazıt
Yazıt, önceki yazıtlarla beraber bulunmu tur. 75 cm. uzunlu undaki bu yazıt, 2
metreden fazla yüksekli e sahip iri bir kaya üzerine hakkedilmi tir.
aretlerin boyu 17
cm.ye kadar olup, toplam sekiz harften olu an yazıtın belirgin bir ekilde görülen üçü
dı ındaki i aretleri do al sebeplerden dolayı yıpranmı ve güçlükle fark edilmektedir.
Ta
üzerine çizilmi
kompozisyonun ana figürü bir elinde avcı ku u tutan süvari
resmidir. Avcı sol eliyle dizgini, sa eliyle ise ayaklarına ba lanan sarkık ipi görülen
avcı ku unu tutmaktadır. Beline sava
baltası ba layan adam üzeri örtülü, kafası
küçük tasvir edilmi bir atın üzerindedir. Hem süvari, hem atın tasviri zengin detaylara
sahiptir ( ekil 1/3).
Metin
Transliterasyon
R1T1M D1G1WN1K1 (`?)
Transkripsiyon
(e)r (a)t(ı)m (a)d(ı)g on (o)k :
Çeviri
Er adım Adıg. On Ok. [Er (kahramanlık) adım On Ok kabilesine mensup olan Adıg’dır.]
IV. Yazıt
Yazıt, di erleri ile birlikte bulunmu tur. Yazıt, iki satır olarak iri bir kaya parçasının
do u cephesine dövme tekni i ile yapılmı tır. Üst satırın uzunlu u 1,25 m, alttaki satırınki ise ona kıyasla biraz kısadır.
aretlerin boyu 20 cm. kadardır. Yazıtın hemen yu-
karısında di erlerine benzer tarzda yapılmı kabile damgası hakkedilmi tir ( ekil 1/4).
Metin
1
2
Transliterasyon
1. MWN1D1` YL2G2R2W (B2?) K1
2. R1T1M D1G1WN1K1`
Transkripsiyon
1. mund(a) ilg(e)rü (eb?) k(o)
31
Drevnetyurkskiy Slovar, Leningrad, 1969, s. 473.
9
2. (e)r (a)t(ı)m (a)d(ı)g on (o)k
Çeviri
1. Buradan ileriye (do uya) do ru ev(imiz)(?) bark(ımız) [bulunmaktadır].
2. Er adım Adıg. On Ok. [Er (kahramanlık) adım On Ok kabilesine mensup olan
Adıg’dır.]
Açıklama:
(eb?) k(o) : Yazıtın ilk satırında sondan üçüncü i aret bütün de ildir. S. G. Klya tornıy
bu kısmı (e)b k(o)
eklinde okumu tur32 ve “konar göçer olarak hayatın sürdürüldü ü
yerler” eklinde de tercüme etmi tir33. Ko kelimesi göçebe Türk kavimleri arasında
kullanılan bir çadır türünü belirtir. K. K. Yudahin bu kelimeyi öyle açıklar:
reti keçe
ev (göçebe çadırı-R.A):, i çilerin muvakkat olarak oturdukları yahut uzun göç ve
(eskiden-orijinalinde geçmektedir-R.A.) sefer esnasında kullanılan küçük keçe ev34.
Aynı kelimenin Kazaklar arasında eskiden fakirlerle çobanların kullandı ı oldukça sade
bir çadır türü için kullanıldı ını görüyoruz.35 (B2?) K1
i aret kümesinin burada
göçebeler arasında sezonluk hayvan otlatma faaliyeti esnasında “muvakkaten
kullanılan ev bark” anlamına gelen bir terim olarak de erlendirmekteyiz.
S. G. Klya tornıy Kuzey-Do u Mo olistan ile Güney Gobi’de stili bakımından bu
yazıtlara benzer yazıtlar buldu unu ve yazıtların bulundu u mıntıkaların birer göçebe
kı la ı oldu unu söyler.36 Burada da benzer durumun söz konusu oldu u dü ünülebilir.
V. Yazıt
Yazıt, di erleri ile birlikte bulunmu tur. ri bir kaya parçasının yan yüzüne hakkedilmi
yazıtın uzunlu u 2,26 metredir.
aretlerin boyu 17-21 cm. arasında de i -
mektedir. Yazıtın yukarısında di erlerine benzer bir kabile damgası vardır ( ekil 1/5).
Metin
???
Transliterasyon
??? R1T1M D1G1WN1K1 Y2R2 Y1R1 M(Z)
32
Klya tornıy, “Novıye otkrıtiya ...”, s. 74.
33
Klya tornıy, “Tanrı Da ları’nda yeni ...” s. 193.
34
K. K. Yudahin, Kırgız Sözlü ü, Cilt II (K-Z), (Türkiye Türkçesine aktaran A. Taymas), Ankara, 1994, s.
491.
35
S. G. Klya tornıy - T. Sultanov, Kazahstan. Letopis..., s. 335; S. . Rudenko, “Oçerk bıta severo-
vostoçnıh kazakov”, Kazaki. Materialı ekspeditsionnıh issledovaniy. Seriya Kazakstankaya, Vıpusk 15,
Leningrad, 1930, s. 32; S. M. Abramzon, Kirgizı i ih Etnogenetiçeskiye i storiko-Kulturnıye Svyazi, s. 130131, 441.
36
Klya tornıy, “Novıye otkrıtiya ...”, s. 75; Klya tornıy, “Tanrı Da ları’nda yeni ...”, s. 195.
10
Transkripsiyon
??? (e)r (a)t(ı)m (a)d(ı)g on (o)k y(e)r y(a)r(ı) (ı)m(ı)z
Çeviri
??? Er (kahramanlık) adım Adıg’dır. [Burası] On Ok yer[indeki] Yarı ’ımız (veya
vadimiz).
Açıklama:
Yazıtın ba
ve son kısımları rüzgar erozyonuna maruz kaldı ından, ön kısmındaki
birkaç i areti okuyamadık.
on (o)k y(e)r: Bu kelime grubuna benzer yapı Bilge Ka an, Költigin, Tonyukuk
yazıtlarında
antuñ yazı, Yinçü ögüz, Erti ögüz örneklerinde geçmektedir37.
y(a)r(ı) (ı)m(ı)z: Yarı kelimesi co rafik bir ad olarak Moyun-Çor yazıtının 31. ve
45. ile Tonyukuk yazıtının 36. satırında Y1R1
eklinde geçmektedir. S. G. Klya tornıy
yazıtların bulundu u Koçkor vadisinin eski adının Yarı
oldu unu dü ünmektedir.38
Fakat S. E. Malov Mo olistan’daki yazıtlarda geçen Yarı ’ın Ob nehrinin bir kolu olan
Çarı
oldu u görü ündedir.39 Moyun-Çor anıtının Güney cephesinde bulunan 31.
satırda geçen Y1WG1R1’ Y1R1 D1’ yogra y(a)r(ı) da “Yogra vadisinde”40, 45. satırda
geçen Y1R1
G1WL1G1 R1’ y(a)r(ı)
(a)gul(ı)g (a)ra “Yarı
Tonyukuk anıtının Do u cephesindeki 3. satırda Y1R1
ile Agulık arasında” ve
Y1ZYD1’ y(a)r(ı)
y(a)zıda
“Yarı ovasında” eklindeki ibarelerden yola çıkarak, yazıtların yazıldı ı dönemlerde
eski Türklerin ikâmet etti i topraklarda Yarı adında birkaç co rafî bölgenin varlı ından
söz edilebilir. Hatta yukarıda sıraladı ımız örneklere dayanarak, S. E. Malov’dan da
aldı ımız ipucu ile yarı
kelimesinin “vadi, düzlük” anlamında kullanıldı ını
söyleyebiliriz.
VI. Yazıt
V. yazıtın bulundu u ta ın arka yüzünde iki i aret daha vardır ( ekil 1/6). Bunlar
muhtemelen W ve M i aretleridir, fakat yazıtın geri kalan kısımları kayıp oldu undan,
bu iki i arete dayanarak, yazıttan bir anlam çıkarmamız mümkün de ildir.
VII. Yazıt
Yazıt, di erleri ile birlikte bulunmu tur. Uzunca bir ekle sahip olan kaya ta ı
üzerine kazılı yazıtın uzunlu u 2 metre olup, i aretlerinin boyu 18 cm.ye kadardır.
Belirgin 13 i aretin yanı sıra, yazıtın sonunda di er yazıtlar sayesinde kolayca
37
T. Tekin, A Grammar of Orkhon Turkic, Bloomington, 1968, s. 202-203.
38
Klya tornıy, “Novıye otkrıtiya ...”, s. 75.
39
Malov, Pamyatniki ..., s. 95.
40
Tercüme S. E. Malov’a aittir, bk. Malov, a.g.e., s. 42.
11
anlayabilece imiz bir i aretin izleri daha görülür: yazıtın sa üstünde öncekilere benzer
tarzda yapılan bir kabile damgası vardır ( ekil 1/7).
Metin
Transliterasyon
R1T1M D1G1WN1K1` Y1R1 M(Z)
Transkripsiyon
(e)r (a)t(ı)m (a)d(ı)g on (o)k : y(a)r(ı) (ı)m(ı)z
Çeviri
Er (kahramanlık) adım Adıg’dır. [Burası] On Ok[taki] Yarı ’ımız (veya vadimiz).
VIII. Yazıt
Yazıt K.
. Tabaldiyev ve ekibinin aynı bölgede 2000 yılında yaptıkları
ara tırmalar sırasında bulunmu tur. Aynı içeri e sahip VIII. ve IX. yazıtlar Kök-Say
mıntıkasında önceki yazıtların bulundu u yerden daha yüksek bir
bulunmu tur. Yazıt piramit
noktada
eklinde iri bir kaya parçası üzerine hakkedilmi tir.
aretlerin boyu 22 cm.ye kadar olup, toplam 5 i aretten olu maktadır ( ekil 1/8).
Metin
Transliterasyon
Y1R1 M(Z)
Transkripsiyon
y(a)r(ı) (ı)m(ı)z
Çeviri
Yarı ’ımız (veya vadimiz).
IX. Yazıt
ri bir kaya parçası üzerine hakkedilmi tir. VIII. yazıt ile aynı muhtevaya sahiptir,
fakat durumu nispeten kötüdür ( ekil 2/9).
Metin
Transliterasyon
Y1R1 M(Z)
Transkripsiyon
y(a)r(ı) (ı)m(ı)z
12
Çeviri
Yarı ’ımız (veya vadimiz).
X. Yazıt
Bu yazıt di erlerinden daha sonra Kalmak-Ta denilen yerde bulunmu tur. Yerli
halk insan bedeni tasvir edilen ta lara “kalmak ta ” demektedir. Bu bölgede eski
Türklere ait çok sayıda ta heykel de bulunmu tur. Yazıt ta ın üzerine noktalı vuru
tekni i ile yapılmı tır ( ekil 2/10).
Metin
Transliterasyon
R2T1M B2L2G2`
Transkripsiyon
(e)r (a)t(ı)m b(i)lge
Çeviri
Er (kahramanlık) adım Bilge.
Açıklama:
Yazıt di erlerinden farklı olarak soldan sa a do ru okunmaktadır.
aretlerin
bazıları belirgin olmadı ından, soldan üçüncü harfi yazıtın bütününden yola çıkarak
“M” kabul ediyoruz.
XI. Yazıt
Yazıt 2002 tarihinde K.
. Tabaldiyev ve ara tırma grubu tarafından Kök-Say
mıntıkasında VIII. ve IX. yazıtlara yakın bir noktada bulunmu tur. Uzunlu u 7,3 metre,
yüksekli i 3,2 metre olan iri bir kaya parçası üzerine hakkedilmi
olan yazıt, 1,78
metrelik alanı kaplamaktadır. Toplam 13 i aretten olu an yazıtın i aretlerinin boyu 23
cm. kadardır ( ekil 2/11).
Metin
Transliterasyon
R1T1M D1G1WN1K1 ` D1R1T1M
Transkripsiyon
(e)r (a)t(ı)m (a)d(ı)g on (o)k : (a)d(ı)rt(ı)m
Çeviri
Er adım Adıg. On Ok. Ayırdım. [Er (kahramanlık) adım On Ok kabilesine mensup olan
Adıg’dır. (Ben) ayırdım (taksim ettim) ].
13
Açıklama:
ad(ı)rt(ı)m: ’D1R1T1M ekli E-32(Uybat-III)de D1R1D1M eklinde geçmektedir. . V.
Kormu in kelimenin anlamını dönü lülük eki olmamasına ra men, “
(terkettim)” eklinde vermektedir.41 E-32’nin bir mezar yazıtı oldu u dü ünüldü ünde
bu anlam kabul edilebilir. Fakat üzerinde durdu umuz yazıtların bir mezar yazıtından
ziyade, göçebelerin geleneksel hukukunu simgeleyen birer vesika oldu unu42
dü ünürsek, kelimenin “ölmek” anlamına da gelen “terk ettim, ayrıldım” anlamında
de il, sadece “ayırmak”, yani otlakları taksim etmek anlamında kullanıldı ı daha makul
gözükmektedir. Di er yazıtlarda “vefat et-“ (terk et-, ayrıl-) anlamında kullanılan ekil
genelde D1R1L1T1M (E-3/1, 4; E-8/2; E-10/12; E-17/3; E-25/1; E-27/3 v.s.) veya D1R1
L1D1M (E-5/2-3; E-6/4; E-7/4; E-22/1; E-25/2-3; E-44/5) olup, hepsi -l- dönü lülük eki
almı tır. Bununla birlikte kelimenin –l- dönü lülük eki yerine, -n- dönü lülük eki almı
varyantı da görülür: E-32/10-11. D1R1 N1D1M.43
Tonyukuk yazıtında (I.ta , Batı cephesi, 2. satırda) ise kelimenin birinci sözlük
anlamında kullanıldı ını görüyoruz: T1B1G1ÇD1’ D1R1LTY, ...t(a)bg(a)çda (a)d(ı)r(ı)ltı,
“...Çin’den ayrıldı”.44
XII. Yazıt
2002’de Kök-Say mıntıkasında VIII., IX. ve XI. yazıtlara yakın bir noktada
bulunmu olup, 2,7 metre uzunlu a, 1,5 metre yüksekli e sahip, piramidi andıran kaya
parçası üzerine kazılıdır. Yazıtın uzunlu u 60 cm. kadardır. Belirgin dört runik i aretin
yanı ba ında yakın dönemlere ait bir ziyaretçi ismi de kazılıdır.
Metin
Transliterasyon
Y1R1 M(Z)
Transkripsiyon
y(a)r(ı) (ı)m(ı)z
Çeviri
Yarı ’ımız (veya vadimiz).
41
Kormu in, Tyurksiye Yeniseyskiye ..., s. 114-116.
42
Tabaldiyev - Soltobayev, “Runiçeskiye nadpisi...”, s. 68-73; Klya tornıy, “Novıye otkrıtiya...”, s. 75.
43
Kormu in, Tyurksiye Yeniseyskiye..., s. 114-116.
44
S. Sıdıkov-K. Konkobayev, Bayırkı Türk Cazuusu (VII-X Kılımdar), Bi kek, 2001, s. 75, 83, 89.
14
XIII. Yazıt
Yazıt Kök-Say’ın do usunda bulunan Böyrök-Bulak mevkiinde bulunmu tur. 1,58
metre uzunlu a sahip yazıtta belirgin olan 9 i aret vardır.
aretlerin boyu 26 cm.ye
kadar varır. Yazıtla birlikte ta ın aynı yüzeyine elinde avcı ku tutan süvari ile turna (?)
ve ördek (?) gibi ku ların tasviri resmedilmi tir. Yazıt ve tasvirlerden olu an bu zengin
kompozisyon, ta ın yüzeyindeki 3,8 x 1,73 metrelik alanı kaplamaktadır ( ekil 2/13).
Metin
Transliterasyon
R1T1M D1G1WN1K1`
Transkripsiyon
(e)r (a)t(ı)m (a)d(ı)g on (o)k :
Çeviri
Er adım Adıg On Ok. [Er (kahramanlık) adım On Ok kabilesine mensup olan Adıg]
XIV. Yazıt
Böyrök-Bulak’ın do usunda bulunan Töö-Karın mevkiinde bulunmu tur. Yüksek
bir da
yamacında bulunan iri bir kaya parçası üzerine kazılı yazıtın uzunlu u 1,27
metredir.
aretlerin boyu 35 cm.ye kadardır. Yazıtın ba langıç kısmının hemen altında
di erlerine benzer tarzda yapılan kabile damgası görülür ( ekil 2/14).
Metin
Transliterasyon
Y1WNG Y1T1G1W B2Y
Transkripsiyon
(a)yuñ y(a)tgu (e)bi.
Çeviri
Ay’ın yatacak evi.
Açıklama:
(a)y: ahıs ismi olabilece i gibi, kelime burada do rudan Dünya’nın uydusu olan
astronomik cismi de belirtebilir. Zaten K. Tabaldiyev yazıtın bulundu u noktanın
yüksek bir yer oldu unu söylemektedir.45 Ay kelimesi E-8 (Barık IV)de46, E-10 (Elegest-
45
K. Tabaldiyev, “Novıye drevnetyurkskiye...”, s. 134.
46
Kormu in, Tyurksiye Yeniseyskiye ..., s. 121-122.
15
I)de47, E-12 (Aldıı-Bel)de48, E-149 (Eerbek II)de49 v.s. Y1 ile, E-11 (Begre)de ise ‘Y1
gösterilmi tir. Fakat bu metinlerde hep kün ay eklinde ikili grubu vardır. E-28 (AltınKöl)de50 ise kelime on ay eklinde olup, zaman dilimini bildirmektedir. Költigin anıtının
Kuzey-Do u cephesinde de Y1 eklinde geçmektedir51. Ki i adı olarak ay kelimesi Ay
Kagan (O uz Ka an 1/3); Ay Ölütçi (Türkische Turfantexte VI/92) ve Ay Toldı
(Kutadgu Bilig 3/3) olarak geçmektedir.52 Ay (ayum?) kelimesi Divanü’l-lügati’t-Türk
363/6’da hizmetçi anlamında da kullanılmı tır53.
y(a)tgu: yat- fiili gelecek zaman partisip eki -gu almı tır ve eb kelimesi ile
“yatacak ev” anlamına gelen bir tamlama olu turmu tur. Eski Türkçe’de bunun gibi
örneklere çok rastlanır: turgu yer “duracak, kalacak yer”, kılmaku kılınç “yapılmayacak
davranı ”, bu ebke kirgü öd “bu eve girilecek zaman (geldi)” v.s.54
XV. Yazıt
Töö-Karın mevkiinde, 80 x 70 x 60 x 40 ölçülerine sahip bir ta ın yamuk yüzeyine
hakkedilmi tir. Yazıtın uzunlu u 65 cm. olup, toplam 5 i aretten olu maktadır.
aretlerin boyu 24 cm.ye kadardır. Yazıtın sa üstünde da keçisi tasviri vardır ( ekil
2/15).
Metin
Transliterasyon
Y1R1 MZ
Transkripsiyon
y(a)r(ı) (ı)m(ı)z
Çeviri
Yarı ’ımız (veya vadimiz).
XVI. Yazıt
Töö-Karın mevkiinde iri ve uzunca bir kaya parçası üzerine kazılıdır. Yazıtın
uzunlu u 81 cm. olup, toplam belirgin 5 i aret göze çarpmaktadır.
cm.ye kadardır ( ekil 2/16).
47
aynı eser, s. 235-236.
48
aynı eser, s. 182-183.
49
aynı eser, s. 255.
50
aynı eser, s. 80-81.
51
Ergin, Orhun Abideleri, s. 144.
52
Drevnetyurkskiy Slovar, s. 25
53
aynı eser, s. 25
54
aynı eser, s. 654.
aretlerin boyu 25,5
16
Metin
Transliterasyon
Y1R1 MZ
Transkripsiyon
y(a)r(ı) (ı)m(ı)z
Çeviri
Yarı ’ımız (veya vadimiz).
XVII. Yazıt
Töö-Karın mevkiinde bulunmu olup, uzunlu u 91 cm., i aretlerin boyu ise 21
cm.ye kadar varır ( ekil 2/17).
Metin
]
Transliterasyon
[R2T1M] D1G1 WN1K1 Y2R2 [Y1R1 MZ]
Transkripsiyon
[(e)r (a)t(ı)m] (a)d(ı)g on (o)k y(e)r [y(a)r(ı) (ı)m(ı)z]
Çeviri
[Er (kahramanlık) adım] Adıg . [Burası] On Ok yer[indeki] [Yarı ’ımız (veya vadimiz)]
Açıklama:
Yazıt, bize göre eksiktir. Yazıtın ba ına ve sonuna di er metinlerin içeri ine
dayanarak muhtemel ilaveler getirdik.
XVIII. Yazıt
Töö-Karın’ın do usunda bulunan Kök-Buka mevkiinde bulunmu tur ( ekil 2/18).
Metin
Transliterasyon
R2T1YK2S2K2`
Transkripsiyon
(e)r (a)tı k(e)s(i)k :
Çeviri
Er (kahramanlık) adı Kesik.
Açıklama:
17
k(e)s(i)k: K2S2K2` i aret kümesi farklı okunabilir. Ancak burada ki i adı söz
konusu oldu u üphesizdir.
YAZITLARIN ÖZELL KLER
Görüldü ü gibi, yazıtlar içerik bakımından zengin de ildir ve hemen hemen
hepsinde R2T1Y(M), D1G1 WN1K1, ve Y1R1 M(Z) eklinde i aret kümelerinden biri veya
birkaçı bulunmaktadır. Yazıtların “kıt” içeri inden, onların birer mezar yazıtı olmadı ı
hemen söylenebilir. Bulundukları yerde onlarla ilgili herhangi bir mezar veya kült
alanının bulunmaması ve hakkedildikleri malzemenin i lenmemi sapkın kayalar olması
bu görü ü ayrıca peki tirmektedir. Genel olarak, ki i ve ait oldu u kabile adı ile çokluk
birinci ahıs iyelik eki kullanılarak hak iddia etti i yer adı ve kabile damgası dı ında,
yazıtlarda kayda de er kelime veya ifadelerin olmayı ı, Koçkor yazıtlarının yazılı
sebebi konusunda S. G. Klya tornıy’ın teklif etti i görü ün benimsenmesini zorunlu
kılmaktadır: “Onlar (Koçkor yazıtları) Türk runik yazısının apayrı bir grubuna girerler. Bu
gruba giren yazıtları ben ilk kez 1978 yılında Mo olistan’ın kuzey-do usundaki Hentey
yazıtlarının yayımından sonra ayırmı tım. Bunun gibi birkaç yazıyı ben Güney Gobi’de
bulmu tum. Hepsi (göçebelerin kı ı geçirdikleri) yerlerde bulunmu lardır ve istisnasız
üç unsur içerirler: yazıtın ait oldu u ki i adı, kabile damgası ve yer adı. Bazen, örne in,
Hentey yazıtında oldu u gibi, 12 yıllık takvime göre, kı ı geçirdi i yılı beraberinde
belirtirler. Bunun gibi yazıtların özelli i, onların göçebe halkların eski hukuk anıtları
oldu udur. Özel mülkiyette olan yerin, kı ı geçirdikleri mahallin kullanımında Türk ve
Mo olların kendi kaideleri vardı. Örne in, kı ı geçirmek için mahallin daimî veya özel
kullanma hakkı, oranın önceden beri kullandı ına ve bunun da delili olarak bıraktıkları
ni ana göre tespit edilmekteydi. Kazaklarda, örne in, böyle bir ni an vazifesini geçen
yüzyılda bile yere dikilmi
sırık veya a ıla yakın yerde kazınmı
kabile damgası
görmü tür. Galiba, ta a kazınmı yazıt oraya yerle en ki inin o mahalli ne zaman ve ne
kadar kullandı ının güvenilir deliline dönü mü tür. Bundan dolayı böyle bir yazı ekli
çok defa, belki de her sene görünür bir yere büyük harflerle tekrar tekrar yazılmı
olabilir.”55
Bununla birlikte, yazıtların tümünün, içeri inde bu tür özellik ta ıyan anıtlar
oldu unu söyleyemeyiz. Metninde R2T1YM D1G1 WN1K1 ve Y1R1 M(Z) i aret
kümelerinden birini veya her ikisini bulunduran yazıtlar S. G. Klya tornıy’ın belirtti i
gibi, geleneksel hukuk belgeleri olarak kabul edilebilir. Ancak 2., 10., 14. ve 18.
yazıtların içeri i bunlardan ya kısmen, ya da tamamen farklıdır. Burada kar ımıza
Kutlug, Bilge, Ay ve Kesik gibi ki i adları çıkmaktadır. Bunların, yazıtlarda adı geçen
55
Klya tornıy, “Tanrı Da ları’nda yeni ...”, s. 193-194.
18
ki ilerin söz konusu bölgede bulundukları sırada hakkettikleri ziyaretçi yazıtlar oldu u
dü ünülebilir. Ancak bunları “belge” grubunu te kil eden metinlerden hem stil, hem de
tarih bakımından ayıramayız, zira Koçkor yazıtlarının tümü bulundukları yer,
i aretlerinin ekilleri ve kendilerine e lik eden damgalar bakımından tamamen ortak
özellikler ta ırlar.
YAZITLARIN TAR HLEND R LMES
Paleografik özellikleri bakımından Koçkor yazıtları kendi içinde bir bütünlük
olu turmakta birlikte, büyük ölçüde Talas yazıtlarına da benzemektedir. Bu durum her
iki bölgedeki yazıtların benzer yazı tekni ine sahip gruplar tarafından a a ı yukarı aynı
zaman diliminde yazılmı olabilece ine i aret etmektedir. Bu benzerli e, örnekleriyle
birlikte ba ka bir yazımızda56 de indi imizden, burada üzerinde durmayaca ız. Aynı
yazıda, ayrıca, Koçkor yazıtlarının ço unda görülen kabile damgasına Kırgızistan’ın
Issık-Köl, Talas ve Alay gibi farklı bölgelerinde de rastlanıldı ı da belirtilmi ti.
Bu damga eski Yunanların müzik aleti olan liri anımsatan esas figür ile onun
kaidesine paralel duran kısa düz bir çizgiden olu maktadır ( ekil 3). ve a a ıda da
görece imiz gibi Koçkor yazıtlarının tarihlendirilmesi konusunda ba lıca ipucu vazifesi
görmektedir.
S. G. Klya tornıy, yazıldı ı tarih bakımından Koçkor yazıtlarının Talas yazıtları
gibi, Türge
ka anlı ı dönemine ait oldu unu söylemektedir.57 Bilim adamı, Talas
yazıtlarını tarihte Kara Türge hanedanlı ının kurucusu Sou-lou (=Suluk) ve o lu T’ouho-sien (=Tahvarsen)’in hükümdarlık dönemine (M. S. 716-739) ba lamaktadır.58 Ne
var ki, kendisi bu zaman diliminin M. S. 766’ya kadar uzatılmasında da herhangi bir
sakınca görmemektedir. S. G. Klya tornıy kendi tarihlendirmesini, Talas ve
Koçkor’daki, yani yazılı ta ların bulundu u yöredeki arkeolojik buluntulardan ziyade,
bilinen tarihi bilgilere dayanarak yapmaktadır. Ancak, Fergana’da bulunmu
tarihî
sikkeler, bilim adamının yazıtları tarihlendirme konusunda benimsedi i görü ü
arkeolojik yönden destekliyor niteliktedir.
öyle ki, yapılan arkeolojik kazılar sonucu
söz konusu bölgede üzerinde, Koçkor’daki yazıtlarda da rastlanılan, koç boynuzu,
di er bir deyi le lir benzeri (Rusça kaynaklarda:
56
-
) figür
Alimov, a.g.m.
57
Klya tornıy, “Novıye otkrıtiya ...”, s. 74-75.
58
S. G. Klya tornıy, “Runiçeskiye Pamyatniki Talasa: Problemı Datirovki i Topografii”, z storii i Arheologii
Drevnego Tyan- anya, Bi kek, 1995, s. 154-160; ngilizcesi için bk. S. G. Kljashtorny, “The Date of The
Ancient Inscriptions of Semirechie”, Altaica Oslodensia. Proceedings from the 32nd Meeting of the
Permanent International Altaistic Conference. Oslo, June 12-16 1989, Universitetsforlaget, Oslo, 1990, s.
219-221.
19
eklindeki damga bulunan sikkelere rastlanılmı tır. Ortası kare delikli bu Çin usulü
sikkelerin ön yüzünde; sol tarafta yarı kursif Uygur harfleriyle “kagan” eklindeki yazıt,
sa
tarafında ise bahsi geçen damga bulunmaktadır ( ekil 4).59 4. ve 5. Fergana
sikkesi olarak adlandırılan bu sikkelerin hangi hükümdara ait oldu u belli de ildir, bu
sebeple kendilerine bu yönüyle benzeyen ba ka birkaç sikke ile birlikte “adsız
hakanların sikkeleri” grubunu olu turmaktadırlar60, fakat bu ikilinin Türge
sikkeleri
oldu u da a ikârdır. A. N. Bern tam, bu sikkelerin Türge lerin siyasi iktidarı elinde
bulundurdu u, yani M.S. 704, daha do rusu 711’den 766’ya kadarki dönemde darp
edilebilece ini söylemektedir.61 Zira, bu tarihten sonra Türge lerin merkezi olan Talas
ve Yedisu bölgeleri, artık Karlukların hakimiyeti altına girmi tir ve Türge ka anlı ı son
bulmu tur. O. . Smirnova ise Svodnıy Katalog Sogdiyskih Monet (Bronza) adlı temel
eserinde
Türge
sikkelerinin
VIII.
yüzyılın
edilemeyece ini yazmaktadır, çünkü Türge
otuzlu
yıllarından
erken
darp
ka anının Çin hükümdarından “tengri”
unvanını alması, ancak bu tarihlere denk gelmektedir.62 Do u Tarihi (
) adlı kitapta ise bu tarih VIII. yüzyılın ba ına, yani Ou-tche-le(=Üç Elig/ lig)
’nin hükümdarlık dönemine kadar çekilmektedir: “Üç Elig (699-706) Batı Türkleri
hükümdarları için geleneksel olan “On Ok eli Ka anı” unvanı ile birlikte ‘Türge Ka an’
unvanını da aldı. Nevaket’te de ‘Türge Ka an’ yazılı bronz sikkelerini darp ettirmeye
ba ladı”.63 Bu bilgiler, örnek verdi imiz sikkelerle birlikte, tüm Türge sikkelerinin X.
yüzyılın sonlarına kadar tedavülde kalmasına64 ra men, VIII. yüzyılın ilk yarısında darp
edildi ini göstermektedir.
Fergana’da bulunan Türge
sikkelerindeki “kagan” ibaresinden, lir benzeri
damganın bir “ka an”, yani hükümdar damgası oldu u anla ılmaktadır. Bununla
birlikte söz konusu damganın Türge dönemine ait sikkelerde bulunan yegâne damga
çe idi olmadı ını da belirtmemizde fayda vardır. Yedisu ve Talas bölgelerinde yapılan
arkeolojik kazılar sırasında ortaya çıkarılan VIII. yüzyılın ilk yarısına ait çok sayıdaki
Türge
sikkesinde, üzerinde durdu umuz damgaya benzer, fakat daha çok yayı
andıran i aretin yanı sıra, R2 i areti ve damga oldu u dü ünülen farklı bir-iki figür daha
tespit edilmi tir.65 Bu durum, adına paralar darp edilen iktidardaki ahıs ve ailesinin
59
O. . Smirnova, Svodnıy Katalog Sogdiyskih Monet (Bronza), Moskova, 1981, Sikke No. 1435, 1439.
60
Bilgi, www.sodcoins.narod.ru sitesinden alınmı tır.
61
A. N. Bern tam, zbrannıye Trudı po Arheologii i storii Kırgızov i Kırgızstana, I, Bi kek, 1997, s. 73-78.
62
O. . Smirnova, Svodnıy Katalog..., s. 61.
63
storiya Vostoka, II, Moskova, 1999, s. 154.
64
Ben tam, zbrannıye Trudı ... I, s. 73-78.
65
bk. www.sodcoins.narod.ru
20
yerine ülke yönetimine, en azından sikkelerde geçen farklı damgaların sayısı kadar,
de i ik ki i veya ailenin geldi i anlamına gelmektedir ki, tarihi veriler de aynı eyi
söylemektedir.66
Bahsi geçen sikkeler üzerindeki damgaların Koçkor yazıtlarındaki damgalardan
farklı, küçük, ama önemli bir detaya daha sahip oldu unu söylemeliyiz. Koçkor
yazıtlarında, liri andıran esas figürün altında kısa düz bir çizgi vardır. Oysa, bahsi
geçen sikkelerde söz konusu figürün altında ona hemen hemen biti ik duran iki nokta
vardır. Bu da, ister istemez, L. R. Kızlasov’un Tuva ve Hakasya’da bulunan kaya
yazıtlarındaki damgalar hakkında sarf etti i
u sözlerini hatırlatmaktadır: “..anıt
üzerinde, di er pek çok anıtta oldu u gibi, özel bir ‘imza’ niteli i ta ıyan damga
bulunmaktadır. Bu ‘imza’, o günkü insanlar için ismin harf be harf yazımından daha da
önemliydi, zira (bozkırda o dönemlerde oldukça iyi bilinen) damgalar ismin yerine
geçmekle kalmayıp, aynı zamanda anıtların, adına dikildi i ki inin ailesini, boyunu ve
(etnik) kökenini de göstermekteydi. Ba ka birinin aynı dönemde tıpatıp benzer
damgaya sahip olması kesinlikle mümkün de ildi; buradan aile damgasının mirasçılar
tarafından da mutlaka de i tirildi i anla ılmaktadır”.67
Bunun gibi, damganın Talas, Issık-Köl, ve Alay’da bulunan varyasyonları
birbirinden ekil itibariyle az da olsa ayrılmaktadır.68 Damganın, Alay vadisindeki türü
Koçkor’daki örneklerine, di erlerine kıyasla daha fazla benzemektedir ( ekil 3/1-2).
Fark, esas figürün altındaki kısa düz çizgiye yapılan küçük bir ilavedir. Issık-Köl’deki
Ak-Ölöng da larında görülen damgada ise lir
eklindeki figürün temeline paralel
gitmesi gereken çizgi, figüre sa dan biti mektedir ( ekil 3/3). Talas’ta bulunan KuruBakayır deresindeki damgalarda ise alt çizgi hiç yoktur ( ekil 3/4).
Kırım ve civarındaki eski Türklere ait damgaları ve kabile i aretlerini ara tıran
Ukraynalı akademisyenler V. L. Mıts ve V. V. Mayko, “Farklı teknikle yapılmı , farklı
oran ve ölçülere sahip, fakat ortak prototipe dayanan benzer i aretlerin olması,
kabilenin boylara da ıldı ı ve onların birer aile damgası oldu u gerçe i ile
ili kilendirilmektedir” eklindeki görü ü bildirirler.69
66
A. N. Bern tam, “Kırgızstan v period tyurkskih i tyurge skih kaganatov v V-VIII vv.”, zbrannıye Trudı...,
II, s. 254-280.
67
L. R. Kızlasov, “Novaya datirovka pamyatnikov Yeniseyskoy pis’mennosti”, Sovyetskaya Arheologiya,
1960/3, s. 93-120.
68
Cumagulov, Epigrafika Kirgizii, III, s. 135, tablo XV, Resim 2, 3, 10, 11.
69
V. L. Mıts - V. V. Mayko, “Tavrika’daki Türk-Bolgarların VIII-X. yüzyıllara ait runik ve damga benzeri
i aretleri meselesine ili kin”, Türk Dili Ara tırmaları Yıllı ı-Belleten 2000, Ankara, 2001, s. 267-276.
21
Demek ki, bu damga tipi VIII. yüzyılın ilk yarısında bugünkü Kırgızistan
topraklarında hükümdarlık yapan bir Türge ka anı ailesine aitti. Detaylardaki farklar
ise, yukarıdaki ifadelerden de anla ılaca ı üzere, ailenin mirasçıları arasındaki farkı
gösteren belirleyici i aretlerdi.
Kuru-Bakayır deresinde bulunan lir benzeri damgaya yeniden dönersek, burada
onun önemli di er bir özelli inin de hayvan tasvirli kaya resimleriyle birlikte, K1WT1
ÇWR1 “Kut Çor” eklindeki bir yazıta e lik etmekte oldu unu belirtmemiz gerekir. S. G.
Klya tornıy bu yazıttaki ismi 738-739 yılları arasında hükümdarlık yapan T’ou-ho-sien
(=Tahvarsen) ile özde le tirmekte ve hükümdarın tam ismini T’ou-ho-sien Kut Çor
eklinde vermektedir.70 Bu durum, söz konusu damganın ba ta T’ou-ho-sien Kut
Çor’un babası Çabı Çor Sou-lou olan Kara Türge lerin hükümdar ailesine ait arma
i areti oldu unu kanıtlamaktadır.
Bu dü ünceden yola çıkarak, Koçkor yazıtlarında ismi zikredilen Adıg’ın,
kendilerinden önceki “On Ok eli” adını da benimseyen (Kara) Türge lerin hükümdar
ailesine mensup bir ahıs oldu unu söyleyebiliriz. Yazıtlarda, kendi adı ile birlikte ait
oldu u boy (ülke, devlet [?]) adını da söylemesi, sahip oldu u mevkii ile açıklanabilir.
Di er taraftan, yazıtlarda geçen Kutlug ve Bilge adları, bize, M. S. 743-753 yılları
arasında Türge elini yöneten El Etmi Kutlug Bilge’yi71 hatırlatmaktadır.
Türge ka anlı ı, her ne kadar, iç ve dı etkenler sebebiyle VIII. yüzyılın ikinci
yarısında siyasî arenadan kaybolduysa da, onların hükümdarlık damgası sahipleriyle
aynı kaderi payla mamı lardır. Çok ilginçtir ki, N. F. Katanov’un 1898’de yayınladı ı
tarihi bir belgede söz konusu damganın aynen geçti ini görüyoruz, e er bu damganın
ayırıcı bir özelli i varsa, o da Koçkor’daki benzerlerine kıyasla,
esas figürün
gövdesinin daha ince, alt çizgisinin ise aksine daha uzun oldu udur ( ekil 5/1)72.
Damganın aynı belgede geçen di er varyantında ise alt çizgi yerine küçük bir daire
bulunmaktadır ( ekil 5/40). Bu damgalar Rus Çarı Petr Alekseyeviç (Büyük Petro)
emriyle Sviyaga bölgesinde ya ayan Tatarlara arazi da ıtımına izin veren 1700 yılına
ait belgede tespit edilmi tir. Rusça bilmeyen Tatarlar onaylarını belge üzerine damga
veya aile i aretini mühürleyerek bildirmi lerdir. Bahsi geçen damgalar da bunlardan
70
Klya tornıy, “Runiçeskiye Pamyatniki Talasa...”, s. 160; ngilizcesi için bk. Kljashtorny, “The Date of...”,
s. 221.
71
L. N. Gumilev, Drevniye Tyurki, Moskova, 1993, s. 357; Bern tam, “Tyurge skiye Monetı”, zbrannıye
Trudı ..., I, s. 75.
72
N. F. Katanov, “Ob odnoy vıpisi 1700 goda, dannoy tataram sviyajskago uyezda, po kopii . N. Yurkina,
s tablitsey tatarskih tamg” zvestiya Ob çestva Arheologii, storii i Etnografii Pri mperatorskom
Kazanskom Universitete, Kazan, 1898, XIV/1-6/ s. 361-362 ve s. 362’deki ilave tablo: 1. ve 40. damgalar.
22
ikisidir. Damgaların derlendi i köylerin isimleri arasında Bol iye Tarhanı, Verhniye
Tarhanı, Malıye Tarhanı gibi isimlerin geçmesi de ilginçtir. Buna benzer damgayı XIX.
yüzyılda Altaylıların kullandıkları kabile ve aile damgaları arasında da görmekteyiz.73 A.
Amanjolov, ayrıca, Koçkor yazıtlarında geçen damgayı, büyük ölçüde Kazakların Kiçi
Jüzündeki Çömekey boyunun “burunlu” damgasına, kısmen de Ulu Jüzüne dahil
Kanglı boyunun “sopa” damgasına benzetti ini bildirmektedir.74
SONUÇ
Böylece, Koçkor’daki bahsi geçen kaya üstü yazıtlarının ço unun göçebe Türk
boyları tarafından periyodik kullanılan kı lakların aidiyetini gösteren birer geleneksel
hukuk belgesi niteli i ta ıyan anıtlar oldu u anla ılmaktadır. Bazıları ise ziyaretçi
yazıtlarıdır. Tarihi bakımından ise, yazıtların tümünün T’ien- an, Talas ve Yedisu
civarına hakim olan Türge
ka anlı ı döneminde hakkedildi i, yazıtların içeri i ve
onlara e lik eden kabile damgalarının tahlili ile ortaya konulmaktadır. Söz konusu
yazıtlar grubunun VIII. yüzyılın ilk yarısına tarihlendirmek, Talas ve Koçkor yazıtlarının
zaman itibariyle Mo olistan’daki Bilge Ka an, Költigin, Tonyukuk gibi büyük
ahsiyetlerin
erefine dikilen yazılı anıtlar ile a a ı yukarı aynı dönemde yazıldı ı
anlamına gelmektedir. Buradan yola çıkarak Türk runik yazısının o dönemlerde
Sırderya ırma ı civarından Selenge ırma ına kadar uzanan büyük bir co rafyada
yo un bir ekilde kullanıldı ını söylenebilir. Ba ka bir deyi le, VIII. yüzyıl Türk runik
yazısının en parlak dönemini te kil etmi tir.
KAYNAKÇA
1. S. M. Abramzon, Kirgizı i ih Etnogenetiçeskiye i storiko-Kulturnıye Svyazi,
Bi kek, 1990.
2. R. Alimov, “Kırgızistan’da yeni bulunan tunik harfli eski Türk yazıtları hakkında
ön bilgiler”, Türk Dili Ara tırmaları Yıllı ı-Belleten 2000, Ankara, 2001, s. 5-10.
3. A. S. Amanjolov, “K interpretatsii Çuyskih runiçeskih nadpisey”, Bayırkı Kırgız
Tarıhının Aktualduu Problemaları. El Aralık limiy Kongresstin Bildirüülörünün Tezisteri,
27-29 Avgust 2001, Bi kek, 2001, s. 97-100.
73
bk. A. M. Sagalayev- . V. Oktyabrskaya, Traditsionnoye Mirovozzreniye Tyurkov Yujnoy Sibiri. Znak i
Ritual, Novosibirsk, 1990, 1. Tablo (Obraztsı Rodovıh Tamg Altaytsev kontsa XIX-naçala XX vv.).
74
A. S. Amanjolov, “K interpretatsii...”, s. 100.
23
4.
A.
S.
Amanjolov,
Tyurkskaya
Runiçeskaya
Grafika
(Metodiçeskaya
Razrabotka), Alma-Ata, 1980.
5. G. Aydarov, Yazık Pamyatnika Kyul-Teginu, Almatı, 1993.
6. A. N. Bern tam, zbrannıye Trudı po Arheologii i storii Kırgızov i Kırgızstana,
Bi kek, I-II, 1997.
7. A. N. Bern tam, “Novıye epigrafiçeskiye nahodki iz Semireçya”, Epigrafika
Vostoka, 1948/II, s. 107-113.
8. Ç. Cumagulov, Epigrafika Kirgizii, I, Frunze, 1963; II, 1982; III, 1987.
9. Ç. Cumagulov, Epigrafiçeskiye pamyatniki Kirgizii, Pamyatniki Kirgizstana, I,
1970.
10. Ç. Cumagulov, Yazık Siro-Tyurkskih (Nestorianskih) Pamyatnikov Kirgizii,
Frunze, 1971.
11. Ç. Cumagulov - S. G. Klya tornıy, “Naskalnaya drevnetyurskaya epigrafika v
Talasskom Ala-Too”, Sovyetskaya Tyurkologiya,1983/3, s. 78-82.
12. A. M. von Gabain, “Vorislamische alttürkische Literatur”, Handbuch der
Orientalistik, Abt. 1, Bd.5, Leiden, 1963, s. 219.
13. Drevnetyurkskiy Slovar, Moskova, 1969.
14. M. Ergin, Orhun Abideleri, stanbul, 1970.
15. storiya Vostoka, II, Moskova, 1999, s. 154.
16. N. F. Katanov, “Ob odnoy vıpisi 1700 goda, dannoy tataram sviyajskago
uyezda, po kopii . N. Yurkina, s tablitsey tatarskih tamg” zvestiya Ob çestva
Arheologii, storii i Etnografii Pri mperatorskom Kazanskom Universitete, Kazan, 1898,
XIV/1-6/ s. 361-362.
17. A. N. Kononov, Grammatika Yazıka Tyurkskih Runiçeskih Pamyatnikov VII-IX
vv., Leningrad, 1980, s. 20.
18. N. Rahmonov, “Novıye nahodki drevnetyurkskih nadpisey v Fergane”, O i
Fergana v storiçeskoy Perspektive, Bi kek, 2000, s. 101-102.
19. . L. Kızlasov, “Runiçeskiye alfavitı Sredney Azii”, z storii i Arheologii
Drevnego Tyan- anya, Bi kek, 1995, s. 144.
20. L. R. Kızlasov, “Novaya datirovka pamyatnikov Yeniseyskoy pis’mennosti”,
Sovyetskaya Arheologiya, 1960/3, s. 93-120.
21. . V. Kormu in, “K osnovnım ponyatiyam tyurkskoy runiçeskoy paleografii”,
Sovyetskaya Tyurkologiya, 1975/2, s. 38-47.
22. . V. Kormu in, Tyurksiye Yeniseyskiye Epitafii. Tekstı i ssledovaniya,
Moskova, 1997.
24
23. S. G. Kljashtorny, “The Date of The Ancient Inscriptions of Semirechie”,
Altaica Oslodensia. Proceedings from the 32nd Meeting of the Permanent International
Altaistic Conference. Oslo, June 12-16 1989, Universitetsforlaget, Oslo, 1990, s. 219221.
24. S. G. Klya tornıy, T. Sultanov, Kazahstan. Letopis Treh Tısyaçeletiy, AlmaAta, 1992.
25. S. G. Klya tornıy, “Epiçeskiye syujetı v drevnetyurkskih runiçeskih
pamyatnikah”, Vostok. Afro-Aziatskiye Ob çestva: storiya i Sovremennost, Moskova,
1992/5, s. 13.
26. S. G. Klya tornıy - D. G. Savinov, Stepnıye mperii Yevrazii, Sankt-Peterburg,
1994.
27. S. G. Klya tornıy, “Runiçeskiye Pamyatniki Talasa: Problemı Datirovki i
Topografii”, z storii i Arheologii Drevnego Tyan- anya, Bi kek, 1995, s. 154-160.
28. S. G. Klya tornıy, (Türkiye Türkçesi’ne aktaran M. Kalkan), “Tanrı
Da ları’nda yeni bulunan eski runik Türk yazıları”, Manas Universiteti Koomduk limder
Jurnalı= Manas Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, Bi kek, 2001/2, s. 193.
29. S. G. Klya tornıy, “Novıye otkrıtiya drevnetyurkskih runiçeskih nadpisey na
Tsentralnom Tyan- ane”, zvestiya Akademii Nauk Kırgızskoy Respubliki, Bi kek,
2001/1-2, s. 73-75.
30. S. E. Malov, Pamyatniki Drevnetyurkskoy Pismennosti Mongolii i Kirgizii,
Moskova-Leningrad, 1959, s.64.
31. V. L.-Mıts-V. V. Mayko, “VIII-X. yüzyıl Tavrika Türk-Bulgarlarının runik ve
damgavari i aretleri meselesi üzerine”, Türk Dili Ara tırmaları Yıllı ı-Belleten 2000,
Ankara, 2001, s. 267-276.
32. J. Németh, “Die köktürkischen Grabinschriften aus dem tale des Talas in
Turkestan”, Körosi Csoma-Archiv. Zeitsehrift für türkische philogie und werwandte.
Werbiete, Bd. II/1-2, Budapeste, 1926, s. 134-143.
33. S. . Rudenko, “Oçerk bıta severo-vostoçnıh kazakov”, Kazaki. Materialı
ekspeditsionnıh issledovaniy. Seriya Kazakstankaya, Vıpusk 15, Leningrad, 1930, s.
34. H. N. Orkun, Eski Türk Yazıtları, II, stanbul, 1939.
35. A. M. Sagalayev - . V. Oktyabrskaya, Traditsionnoye Mirovozzreniye Tyurkov
Yujnoy Sibiri. Znak i Ritual, Novosibirsk, 1990,
36. S. Sıdıkov - K. Konkobayev, Bayırkı Türk Cazuusu (VII-X Kılımdar), Bi kek,
2001.
37. O. . Smirnova, Svodnıy Katalog Sogdiyskih Monet (Bronza), Moskova, 1981.
25
38. A. M.
çerbak, Tyurkskaya Runika. Proishojdeniye Drevney ey Pismennosti
Tyrukov, Sankt-Peterburg, 2001.
39. K. Tabaldiyev, Kurganı Srednevekovıh Koçevıh Plemen Tyan- anya, Bi kek,
1996.
40. K. Tabaldiyev - O. Soltobayev, Runiçeskiye nadpisi v Koçkorskoy doline”,
Meerim, Bi kek, 1999/2, s. 32-34.
41. K. Tabaldiyev, “Koçkor öröönündögü bayırkı türk runikalık cazuuları”, Manas
Universiteti Koomduk limder Jurnalı= Manas Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi,
Bi kek, 2001/2, s. 279-287.
42. K. Tabaldiyev, “Novıye drevnetyurkskiye runiçeskiye nadpisi Koçkorskoy i
Talasskoy dolin”, Trudı Fakulteta storii i Regionovedeniya Kırgızskogo Natsionalnogo
Universiteta, X, Bi kek, 2002, s. 137.
43. T. Tekin, A Grammar of Orkhon Turkic, Bloomington, 1968.
44. K. K. Yudahin (Türkiye Türkçesine aktaran A. Taymas), Kırgız Sözlü ü, Cilt II
(K-Z), Ankara, 1994, s. 491.
45. D. D. Vasilyev, Grafiçeskiy fond pamyatnikov tyurskoy runiçeskoy
pismennosti aziatskogo areala, M. 1983, s. 38-43.
46. Y. A. Zadneprovskiy, “Tyurskiye pamyatniki v Fergane”, Sovyetskaya
Arheologiya, 1967/1, s. 270-274.
47. www.sodcoins.narod.ru
26
ekil 1
1.-8. Koçkor yazıtları
27
ekil 2
9.-18. Koçkor yazıtları
28
ekil 3
ekil 4
ekil 5
Lir benzeri damgalar.
Fergana’da bulunan Türke sikkelerinden biri.
1700 tarihine ait Tatar damgaları listesi.